Gebze’de bulunan çeşitli lise öğrencileri bugün Gebze Eski
Çamlık Parkı’nda bir araya geldiler. Lise öğrencileri yaptıkları
formun ardından sloganlar eşliğinde Gebze Kent Meydanı’na kadar
yürüyüş yaptılar. Gebze Kent Meydanı’na gelen liseliler yaptıkları
basın açıklamasında, “Değerli yurttaşlar, değerli basın emekçileri
ve çok değerli sıra arkadaşlarımız; 19 Mart darbesinden bu yana
gerçekleşen hukuksuzluklara karşı basın açıklamamızı yapmak üzere
burada bulunuyoruz. 19 Mart’ta Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına
alınmasının ardından Türkiye’de başlayan eylemler liselilere de
sıçramıştır. Bu eylem dalgası öğrencilerin gözaltına alınmasıyla,
tutuklanmasıyla durdurulmaya çalışıldı. Sadece anayasal haklarını
kullandığı için tüm bu zulme katlanan gençler yılmadı, pes etmedi.
Meydanları doldurmaya devam etti. Üniversiteli sıra
arkadaşlarımızın başlattığı eylemlerin ardından bu rejim
öğretmenlerimizi ‘tayin’ adı altında çalıştıkları okullardan sürgün
etti.
“Öğretmenlerimiz liseler bizimdir”
Öğrencilerinden uzaklaştırdı. Liseleri kendi tekeline almaya
çalışan bu rejime bir çift lafımız var. Öğretmenlerimiz bizimdir,
liseler bizimdir. Bizim kalacak. Öğrencilere söz hakkı
vermedikleri, öğrencilerin söz hakkı olmadığını düşündürdükleri
siyaset düzeninde 19 Mart’tan bu yana bin 300’den fazla gözaltı,
300’den fazla tutuklama gerçekleşti. Sadece son 10 yılda 700’den
fazla çocuk işçi ölümü gerçekleşti. Liseli öğrenciler okullarını
bırakıp çalışmak zorunda kaldı. Üniversiteli öğrenciler hayal
ettikleri akademik hayatlarında yarı zamanlı işlerde yarattığınız
sömürü düzeninin acısını çekti. Bu politikaları yaratan siyaset
düzenini de öğrenciler olarak biz kabul etmiyoruz. Susturduk
sandığınız, rezil bir geleceğe mahkûm ettiğiniz liseliler,
üniversiteliler, gençler olarak konuşuyoruz. Kendi bünyesinde
sağlıklı, hijyenik, tok karna eğitim görmesi gereken ama bu
koşulların hiçbirini sağlayamayan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin
istifa etmelidir.
“Gençler olarak konuşuyoruz”
Ülkemizde kendi öğrencilerine anayasal haklarını kullandıkları için
iftiralar savuran bir bakan tanımıyoruz. Tanımayacağız. Atamaları
durdurmak yetmez. Görevlerinden alınan tüm öğretmenler görevlerine
iade edilmelidir. Atamalar liyakat ile yapılmalıdır.
Mahallelerimizi, bizleri korumakla görevli olan polisler önümüze
barikat kurmamalıdır. Okullardaki polis varlığı son bulmalıdır.
Bize bilimden uzak, felsefeden uzak bir eğitim sağlayan,
müfredatımızı kendi kalıpları içine sokan Talim ve Terbiye Kurulu
kapatılmalıdır. Ülkemizdeki tüm öğrencilere bilimsel, laik ve eşit
şartlarda eğitim verilmelidir. Sıralarımızda, sınıflarımızda,
okullarımızda üstümüze yüklenen baskıcı ve cinsiyetçi Milli Eğitim
Bakanlığı yönetmeliklerini kabul etmiyoruz. Dil, din, ırk, cinsiyet
fark etmeksizin eşit şartlarda eğitim görmek istiyoruz. Bunun
karşısına set kuran MEB yönetmeliklerini protesto ediyoruz.
Yönetmelikler değiştirilmelidir diyoruz.
“Yandaş politikalarınız yetti”
İlkokul çocuklarından liseli gençlere kadar karnımız aç bir
şekilde, anti-hijyenik koşullarda eğitim görmek istemiyoruz.
Okullarımızda beslenme ve hijyen ihtiyaçlarımız karşılansın,
sağlıklı bir şekilde eğitim görelim istiyoruz. Bizim adımıza
konuşmanız, yandaş politikalarınız yetti. Öğrenciler kendi adına
konuşsun, her okulda öğrenci temsilcilikleri ve okul meclisleri
kurulsun. Tüm öğrenciler artık kendi adına karar verebilsin
istiyoruz. Tüm bu taleplerimiz sağlanana kadar, bu alçak sömürü
düzeninden kurtulana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bizi rezil
bir geleceğin kölesi sandılar. Ama biz sokaklarda, meydanlarda,
okullarda haklarımızı aramaya devam ediyoruz ve edeceğiz.
Susmayacağız. Umutsuzluğa kapılmayacağız. Öğrenciler olarak
özgürlüğümüzü kazanana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” denildi.
Liseliler yaptıkları basın açıklamasının ardından oturma eylemi
yaptılar. Oturma eyleminin ardından liseliler olaysız bir şekilde
dağıldılar.