Psikolog Oya Doğan'ın kaleminden, ebeveynliğin en zorlu sınavlarına dair içten ve bilge bir rehber: "Ne Zaman Evet, Ne Zaman Hayır"
Bir çocuğun gözlerinde beliren o ısrarlı bakışı, dudaklarında filizlenen o büyülü "lütfen"i her ebeveyn tanır. İşte tam o anda başlar iç sesinizle münakaşanız: "Evet mi demeliyim, hayır mı?" Ebeveynlik, bir denge sanatıdır ve bu denge, çoğu zaman, verdiğimiz izinler ile çizdiğimiz sınırlar arasında kurulur.
Psikolog Oya Doğan'ın kaleme aldığı "Ne Zaman Evet Ne Zaman Hayır", dört çocuk kitabı yazarı olarak çocuk dünyasını yakından tanıyan bir uzmanın, ilk kez yetişkinlere seslenen samimi rehberidir. Doğan, kitabında sloganlaşmış ebeveynlik tavsiyelerinin ötesine geçerek, sınırların neden sadece bir disiplin aracı değil, aynı zamanda çocuğun duygusal ve sosyal gelişimini besleyen bereketli bir toprak olduğunu anlatıyor.
Sınırlar, çocuklarımıza verdiğimiz en değerli hediyelerden biridir. Çünkü her "hayır", aslında çocuğa sunulan bir güvenlik şemsiyesidir. Doğan'ın ifade ettiği gibi, "Sınırlar olmadan, çocuklar sonsuz bir okyanustan karaya çıkmaya çalışan denizciler gibidir – nerede duracaklarını, nereye yöneleceklerini kestiremezler." Bu kitap, ebeveynlere, çocukların neden sınırlara ihtiyaç duyduğunu ve bu sınırların nasıl sevgiyle, anlayışla ve kararlılıkla çizilebileceğini anlatıyor.
Kitabın sayfaları arasında, günlük hayatın akışında karşılaşabileceğiniz pek çok senaryoya yer verilmiş: Markette başlayan bir şeker savaşından, gece yatma saatlerindeki direnişlere, ekran başında geçirilen zamanın yönetiminden, kardeşler arası çatışmaların çözümüne kadar. Doğan, her bir durumu, teorik bilgiyle değil, yaşanmış deneyimlerden süzülen pratik bilgelikle ele alıyor.
"Ne Zaman Evet Ne Zaman Hayır", anne babalar için sadece bir kılavuz değil, aynı zamanda bir teselli kaynağı. Kitap, ebeveynliğin mükemmel bir performans değil, içten bir yolculuk olduğunu hatırlatıyor. Doğan, ebeveynlere şu mesajı veriyor: "Bazen yorulacaksınız, bazen kendinizi yetersiz hissedeceksiniz, bazen de tüm kararlılığınıza rağmen 'hayır' diyemeyeceksiniz. Ve tüm bunlar, ebeveynlik yolculuğunuzun doğal parçaları."
Oya Doğan'ın üslubu, psikoloji jargonunun soğuk duvarlarını aşarak, okuyucuya sıcak bir çay ikram eden bir dost samimiyetinde. Kitabın her bölümünde, teorik bilgiyi pratiğe döken "Uygulama Önerileri" bölümleri yer alıyor. Bu bölümler, okuyucuya sadece ne yapması gerektiğini değil, nasıl yapabileceğini de gösteriyor. Ayrıca, kitabın sonunda yer alan "Ebeveyn Günlüğü" bölümü, okuyucuların kendi deneyimlerini kaydetmeleri ve kendi ebeveynlik yolculuklarını izlemeleri için özel bir alan sunuyor.
