ÖZGÜRLÜĞÜN ŞİFRESİ: OKUMAK

Okumak, özgürlüğe uçmaktır…

"Okumayı öğrendiğim zaman, sonsuza kadar özgür olacağım" dedi bu sabah. Önce derin bir sessizlik hâkim oldu, sonra o beklenen soru geldi: – Anne, ben ne zaman okumayı öğreneceğim?

***

O an, karşımda düşünen ve sorgulayan bir çocuk değil de oyun kutusundaki yazıyı okumak için yaşına gereği desteğe ihtiyaç duyan, ancak bu durumdan artık hiç hoşlanmayan bir yetişkin var gibiydi. Oğlum büyüyordu; okumak ve özgürlüğe uçmak istercesine hem de...

***

Artık her gece uyku öncesinde kitaplarını kendi okumak istiyordu. Yeni bir oyuncağın, evdeki mobilyanın, bir çikolata paketinin etiketini okumak için çabalıyordu ve kapısına kendi yazdığı "Rahatsız etme, kitap okuyorum!" notunu yapıştırmak istiyordu.

***

Hal böyleyken, çocukların geleceğine yapılacak en güzel yatırımın onlara kitap okuma sevgisini aşılamak olduğunu düşünüyor ve bunun bilincinde hareket etmeye çalışıyorum. Oğluma, ilgi alanını destekleyen, macera ve kahramanlık içeren çocuk kitapları seçmeye özen gösteriyorum.

***

Anne karnındaki bebeğin müziğe, anne ve babasının sesine tepki verdiğini hepimiz biliyoruz. Bu sebeple, kitaplarla ilk tanışma çocuğumuz hayatı tanımaya başladığında olur sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Anne karnındaki bebeğinize öyküler anlatabilir, kitaplar okuyabilirsiniz.

***

Bebeğinizin ilk aylarından itibaren dikkatini çekebilecek hışırtılı, sesli, müzikli kitaplar olduğu gibi yazısız resimli hikâye kartları da var. Yeter ki bu bilinçte olalım ve sürdürebilelim.

Çünkü oyuncaklar ve oyun gibi, dış dünyayı tanıyabilmelerinde etkili araçlardan biri de kesinlikle çocuk kitaplarıdır. Çocukların yeni kelimeler öğrenmesi, duygularını doğru ifade edebilmesi, uzun cümleler kurabilmesi için de kitaplarla onları desteklemiş oluyoruz aslında.

***

İlk aylardan itibaren bebeklere kitap okunmasının öneminden bahsetmişken, düzenli olarak kitap okuma ya da öykü dinleme alışkanlığı kazanan bir çocuğun duygusal ve kavramsal gelişiminin de kaliteli bir şekilde desteklenmiş olduğunu söyleyebiliriz.

***

Çocuklar en çok model alarak öğrendiğinden, ebeveynlerinin de kitap okuyor olması, çocuğun okuma alışkanlığı kazanmasını kolaylaştırır. Kitap okuma alışkanlığını erken yaşta kazanan bir çocuk, bazen bir şehri, bazen kendini, bazen tüm dünyayı, ebeveynlerini, geçmişi, bugünü, arkadaşını ve bazen de kendini keşfeder. Bir kitapla kaybolur, bir kitapla çıkar gelir tüm duygular...

***

Sevgili ebeveynler, çocuklarımızın hayal gücünü ve yaratıcılık becerilerini düzenli olarak besleyelim.

1967 yılından bu yana, dünyanın en büyük masal anlatıcılarından biri olan Hans Christian Andersen’in doğum günü olan 2 Nisan, "Dünya Çocuk Kitapları Günü" olarak kabul ediliyor. Bugün, çocuklarımızın erken dönemde kitaplarla tanışmasını sağlamak, onlara kitapları sevdirmek ve okuma alışkanlığı kazandırmak amacıyla kutlanıyor.

SON SÖZ

Yazımın sonuna yaklaşırken, anadilini güzel ve doğru kullanan; daha çok okuyan, daha çok düşünüp daha çok sorgulayan bir nesil hayal ediyorum. DÜNYA ÇOCUK KİTAPLARI GÜNÜMÜZ KUTLU OLSUN!