I CAN FOOTBALL​

Öncelikle bu yazıyı yazma sebebimden bahsetmek isterim. Çıktığı dönemde belli bir popülaritesi olsa da günümüzde adını pek duyanın olmadığını veya "ya öyle bir oyun duymuştum galiba" seviyesine geldiğini görüyorum. Belli bir kemik kitle ile yıllarca oynadığımız bu oyun içimizde ukte olarak kaldı ve sizlerin de bu oyun hakkında en azından biraz bilgi sahibi olmasını istedim.
2009 yılında henüz daha ortaokul öğrencisiyken başladığım bu oyunu tarihini tam hatırlasam da kapandığı son güne kadar zevkle oynadım. Oyun "gerçekten" kapanmadan 2-3 yıl önce aslında zaten kapanmıştı. Geliştiriciler, yöneticiler ve herhangi bir ilgili kişi artık oyunlar ilgilenmiyordu. Çok basit oyun hatalarını 3-4 ay sonra düzeltiyorlardı. Sonrasında bu 3-4 aylık süre süresize dönüştü. Sitenin domain süresi bitene kadar oyunu oynadık ve bu süre sanırım 1 kere uzatıldı ve bir daha da uzatılmadı. Neticesinde oyun 2019 veya 2020 yılında tamamen kapanmış oldu. Geriye ise anılarımız kaldı...

Oyun hakkında;

I Can Football (ICF) çok oyunculu olarak 11v11'den 1V1'e kadar oynanabilen, üç boyutlu bir futbol oyunudur. Tüm oyuncular sadece 1 karakteri yönetebilirler. Oyunun açık betası 1 Nisan 2008 tarihinde yayınlanmış olup tam sürümü ise 19 Kasım 2009 tarihinde yayınlanmıştır.
Oyun, İstanbul merkezli Sobee firmasınca Vestel sponsorluğunda geliştirilmeye başlanmış, firmanın Türk Telekom tarafından satın alınmasıyla TTNET tarafından yayımlanmıştır.
Oyunun; Suudi Arabistan, Romanya, Mısır ve Almanya başta olmak üzere, çeşitli dış ülkelerde de vitrine çıkması beklenmekteydi. Oyunun Mısır ve Suudi Arabistan'daki dağıtım hakları için yapılan anlaşmalar neticesinde, ilk defa 2010 yılında dünya pazarlarına açılan ICF, aynı yıl Türk Telekom'a Dünya İletişim Ödülleri "En İyi İçerik Sevisi" ödülünü kazandırdı.
Oyunda seviye sisteminden ziyade bir puan sistemi bulunmaktaydı. Oyuncular oynadıkları her maç için 0-100 puan arasında bir gelişim kaydediyorlardı. Fakat bu gelişim sadece oyuncunun tecrübesini gösteren bir faktördü. Oyunda karakteri geliştirmek mümkün değildi. (Daha hızlı koşmasını sağlamak, daha iyi şut çekmesini sağlamak vb.)
Yapısı ve mantığı çok basit olsa da ustalaşması kolay olmayan ICF ilk başta günümüzde ki en yakın örneği FIFA Pro CLUBS'a benzetilebilir. Mantık olarak aynı olsalar da pratikte birbirlerinden çok farklı oyunlardı ve dediğim gibi ustalaşması zor bir oyundu. Örnek olarak FIFA'da oyuncuya atılan bir pası karakter otomatikman kontrol ederken ICF'de tam doğru zamanda ilgili tuşa (Q) basmak gerekiyordu. Havadan gelen bir topa kafa ile vurmak için tam olarak doğru noktada durmak ve yine tam doğru zamanda ilgili tuşlara basmak gerekiyordu.

Gelişim

2009-2013 yılları oyunun altın çağıydı. Büyük firmalarca resmi ve ödüllü turnuvalar düzenlendi.
Garanti Bankası sponsorluğunda düzenlenen ilk ödüllü I Can Football turnuvası Bonus 10. Yıl Kupası'nın ardından, ICF NTV Spor Kupası adıyla Tivibu sponsorluğunda, NTV Spor kanalı ile ortaklaşa ikinci bir ödüllü turnuva daha düzenlendi. Dünya Kupası fikstürüyle eş zamanlı olarak gerçekleştirilen bu turnuvada, oyuncular elemelerde maç yaparak yüksek puanlar elde etmeye ve milli takım kadrosuna dahil olmaya çalıştı. Finale katılmaya hak kazananlar, NTV Spor kanalının canlı yayınında maç yaptılar. Final maçı sunucu Ercan Taner tarafından canlı olarak anlatılmıştır.
Bu turnuvalar da araba, laptop, telefon gibi büyük ödüllerin yanı sıra, Tivibu paket üyelikleri gibi teselli ödülleri de dağıtılmıştır.
(Bende bu turnuvalarda bulundum ve ödüller kazandım)
Yine bu yıllarda temelleri atılan fakat kapanışa kadar etkisini gösteren gayri resmi oluşumlar oldu. Oyuncular tarafından açılan WeCanFootball (WCF) forumu oyunun bu gelişiminde büyük rol oynadı. (Bu foruma herkesin üye olması mümkün değildi, yapılan başvurular moderatörler tarafından değerlendirilip ona göre karar veriliyordu.) Oyunun bünyesinde ki turnuva modu olan "Takım Ligi" pek ilgi görmezken WCF forumunun düzenlediği lig ve turnuvalar çok büyük ilgi gördü. Yıllarca hiç dağılmayan ve ilk 6'sını çok nadir bozan tecrübeli takımlar ile turnuvadan turnuvaya kurulan takımlar lig usulünde aralarında 2'şer maç yaparak şampiyonu belirliyorlardı. Bazı zamanlar ise draft sistemi ile mini turnuvalar düzenleniyordu. Yine her gece "Daverli" maçları yapılırdı ve takım turnuvaları kadar eğlenceli maçlar ortaya çıkardı.
(Bahsettiğim bu tecrübeli takımlar o yıllarda oyunu severek oynayan çoğu oyuncunun girmek için can attığı takımlardı. Hala çoğu takımın ve o takımdaki oyuncuların nickleri aklımdadır. Ben de bu takımların ikisinde oynama fırsatı buldum.)

Çöküş

Oyunun bana göre temel olarak 5 çöküş sebebi vardı.

• 1. sebep oyuna sonradan eklenen "Store". Burada para karşılığında karakterinizi güçlendiren özellikler satılıyordu. Daha hızlı koşma, daha iyi şut çekme, özel çalım hareketleri gibi. Bunu alan oyuncular çok büyük avantaj sağlıyordu ve almayan oyuncular alanlar ile rekabet edemiyordu. (WCF topluluğu buna en çok karşı duranlardı. Turnuvalarında Store ürünlerini kullanmak kesinlikle yasaktı)
• 2. temel sebep ise benim kendi görüşüm. LoL oyununun TR serverinin 2012 yılında açılması ile Türkiye'de ki tüm oyuncular adeta buraya akın etti. LoL'ün yükselişi devam ettikçe ICF'yi bırakıp LoL'e geçen çok fazla oyuncu oldu.
• 3. sebep bence oyunun oynamasının zor olmasıydı. Yeni başlayan oyuncular değişik mekaniklere hızlı adapte olamayınca devam etmek istemiyordu.
• 4. sebep ise oyunda yapılan zorbalıklar olabilir diye düşünüyorum. Gelişiminde büyük katkısı olduğunu düşündüğüm WCF forumunun çöküşte de etkisi olduğunu düşünüyorum. WCF üyesi olmayan oyuncular oyunda dışlanıp odalardan atılıyorlardı. Hatta bu oyuncular tarafından karşı bir forum kurulup WCF ye rakip olma denemesi de yapılmıştı fakat tutmamıştı. Hal böyle olunca kemik kitle korunuyor, bu kemik kitle daha da güçleniyor fakat oyuna yeni oyuncu gelişi engelleniyordu. Gelen yeni oyuncular ise kalıcı olmuyorlardı.
• 5. sebep ise geliştirici ekibin işler o zaman için çok iyi gidiyor olmasına rağmen ICF 2'ye odaklanması, ICF'yi boşlamasıydı.

Bu sebeplerin tamamı oyunda ki ve gerçekte ki arkadaşlarımla yaptığım konuşmalarıma ve gözlemlerime dayanmaktadır.

Ayrıca bilgiler;

- Oyun ekibi 1 Nisan 2008 - 19 Kasım 2009 (Açık Beta-Tam Sürüm) tarihleri arasında oyuna üye olan oyuncuların karakterlerine teşekkür amaçlı VIP ikonu eklemiştir. Bu ikona sahip olan kişiler karakter görüntüsü değiştirme, maç öncesi mevki değiştirebilme, takım kurabilme gibi ek özelliklere sahip olmuştur.
Sonrasında aynı özellikleri veren Pro ikonu aylık olarak para ile satılmaya başlanmıştır.

- İleri ki tarihlerde, grafiksel düzeltmeler yapılarak fakat oyunun bazı mekaniklerinin değiştirilerek I Can Football 2 oyunu yayımlanmıştır. (2 Aralık 2011 - Lansman/Beta, 16 Nisan 2012 - Açık Beta) Bu oyun için Manchester United ile sponsorluk anlaşması dahi yapılmıştır. Fakat özellikle mekaniksel değişiklikler sebebiyle kemik kitleyi oluşturan eski oyuncularca pek sevilmemiştir ve beklenen ilgiyi görmemiştir.

- Oyunun çıkış amacı 11V11 oynamaktı fakat oyuncuların büyük çoğunluğu 6V6'lık takım maçları yapardı, turnuvalarda hep 6V6 formatında yapılırdı. Takımsız olarak oynanan "Serbest" modunda ise 3V3, 4V4, 5V5 sık sık oynanır ama yine en çok 6V6 oynanırdı.

- Macro kullanmak dışında bu oyun için hiçbir hile yazılmamış ve kullanılmamıştır. (hilesi bulunmayan başka oyun bilmiyorum açıkçası)

sonuç

Eski oyuncular olarak oyunu tekrar canlandırmak için farklı farklı yolları denedik. TTNET firmasından yetkili kişilerle birebir görüşmeler dahi yaptık. Oyunun haklarını satmalarını/kiralamalarını dahi istedik. Sadece kendi aramızda oynayabilmek için oyunu tekrar kodlamayı denedik. Denedik de denedik fakat yıllarca hiç sonuç alamadık... İllaki burada bu oyunu oynayanlar vardır. Sizlerden de yorumlarınızı bekliyorum. V 1 6